Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, OVP’nin hedeflerine dair ayrıntıları paylaştı. Bakan Şimşek, programın üç bileşenine ait bilgi vererek, alınan kararlara yapılan eleştirilere yanıt verdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, NTV’de gazeteci Ahmet Ergen’in konuğu oldu.
Bakan Şimşek, katıldığı TV programında, ekonominin yol haritası olan Orta Vadeli Program’da (OVP) hedefleri tutturmak için hangi adımların atılacağını anlattı.
Bakan Şimşek, sorulara verdiği yanıtlarda OVP programı kapsamında döviz kurlarının serbest bırakıldığını, kredilerin ciddi şekilde sınırlandırılacağını ve KKM’nin şu anda devam edeceğini şu sözlerle belirtti:
Mümkün olduğunca en gerçekçi rakamları ortaya koyduk. Kuru serbest bıraktık. Kuru bırakınca enflasyona geçişi yüksek seyretti. Deprem yaralarını sarmak bizim için en büyük önceliktir. Vatandaşları ve çalışanları enflasyona ezdirmemek için yapılan ücret artışlarının etkisi var. Dış kaynakların da sürmesi ile kurda istikrar ve hedeflerin gerçekleşeceğine inanıyorum. Bizim bir kur hedefimiz yok. Hiçbir zaman bir hedefimiz olmadı. Kişi başına milli geliri tahmin ederken varsayımlar bir kurala dayalı yapılıyor. Makro verilere göre kur hesapları yapılıyor.
Mehmet Şimşek, kendisine yöneltilen sorulara verdiği cevaplarla kur korumalı mevduat (KKM) sisteminin nasıl devam edeceğine yönelik gelişmelere göre hareket edileceğini şöyle açıkladı.
KKM hakkında konuşmayı doğru bulmuyorum. Finansal istikrarı sağlamada rolü büyük. Bir stratejimiz var. KKM bir realitedir, çıkış için çerçevemiz var. Ama şu aşamada açıklamak istemiyoruz. Merkez Bankası’nın bir hedefi var. Bunu da kademeli olarak yürüteceğiz. Şu anda tüm mevduat sahipleri müsterih olsunlar.
Bakan Şimşek, yapılan eleştirilere de reel ekonominin getirdiği gerçekçi tahminlerle yol aldıklarını belirterek şöyle yanıt verdi:
Biz eğer enflasyonu tek haneyi düşüreceksek kredileri de ona göre düzenlemeliyiz. Kredi harcamaları hacmi yüzde 140. Bu kadar yüksek bir rakamla siz enflasyonu tek haneye düşüremezsiniz. Enflasyon tek haneye düşecekse enflasyon da onlarla tutarlı olmalı. Bu kadar yüksek seyreden bir kredi hacmiyle siz enflasyonu ve cari açığı kontrol altına alamazsınız. Taşıt kredilerinde biz, çok net bir şekilde sınırlayıcı bir perspektife sahibiz. İkinci konutu, tatille ilgili konutları vatandaşın imkanı olursa alır ama biz bunu kredi ile destekleyemeyiz. Ancak birinci el konut için kredi şartlarını değiştirmeyeceğiz. Krediyi bu alanlarda ciddi şekilde hem fiyatlama olarak hem de miktar olarak sınırlayacağız. Bankalarda bu tür kredilerin risk ağırlığını artırdık, arttırmaya devam edeceğiz. Fiyatlamasını daha doğru yapacağız. Gerekirse miktarsal sınırlamaya gideceğiz çünkü cari açığı kontrol altına almamız ve enflasyonu düşürmemiz lazım. Şimdi bize diyorlar ki ortaya hedef koydunuz, tutturamayacaksınız. Yok tutturacağız. Enflasyondaki düşüşle birlikte faiz düşüşü konuşulacak dünyada. Önümüzdeki yılın ilk yarısı ile ikinci yarısı farklı hedeflerimiz var.
Kur, enflasyon ve yüksek geçişkenlikle ilgili gelecek öngörülerini aktaran Bakan Şimşek, şu şekilde konuştu:
Biz mümkün olduğunca en gerçekçi rakamları ortaya koymaya çalıştık. Edindiğim izlenim, genel anlamda programın hedefleri, makro göstergeleri gerçekçi bulunuyor. Enflasyonla ilgili tahmin değişiklikleri, bizim resmi daha iyi anlamamızla ilgili ortaya çıkan değişikliklerdir. Kur, uzun süre tutulmuş, 2021 Aralık ayıyla 2023 Mayıs ayına kadar kur belli düzeyde tutulmuştu. Biz kuru serbest bıraktık. Bir taraftan rasyonel politikalar derken bir yandan kura müdahale doğru değil. Kur etkisi var. Kurdan enflasyona geçişkenlik yakın aylarda yüksek seyretti, bu azalacak. Şu anda ortaya koyduğumuz 3 yıllık program hedeflerine bakarsanız, belki 2024 hedefi iddialı bulunabilir ama biz özellikle iddialı koyduk çünkü ilave çaba ortaya koymamız lazım. Program çerçevesinde etkin bir para ve maliye politikası, yapısal dönüşümle birlikte dış kaynak sorununun çözülmesi ve kurda da istikrarla iddialı da olsa bu hedefleri gerçekleştireceğimize inanıyoruz.
Bakan Şimşek, kendisine yöneltilen ilk soru üzerine yeni düzenlenen G-20 toplantısına da değinerek küresel ekonomide neler yaşandığını şöyle dile getirdi:
G-20 önemli bir platform. Birçok alanda iş birliğinde ortak çalışmalar yapılıyor. Küresel ekonomiye baktığımız zaman büyümenin düşük seyrettiği bir dönemdeyiz. Düşük büyüme sürerken küresel finansal koşullar zayıf. Küresel ekonominin görünümü eski dönemlere göre kısmen de olsa zayıf. Savaş, enerji ve gıda krizi var. Ancak hikayesi olan gelişmekte olan ülkeler ön plana çıkabilir. Türkiye, önümüzdeki dönemde muhtemelen bunlardan birisi olacak.
OVP’ye değinen Bakan Şimşek, programın üç temel bileşeni olduğunu belirterek, bileşenlere şöyle açılım getirdi:
Bu geçişten sonra dezenflasyon programının etkilerini daha güçlü şekilde göreceğiz. Enflasyonu tekrar makul düzeylere, tek haneye getirecek bir program çerçevesini ortaya koyduk. Geçiş döneminden sonra çok daha güçlü şekilde bunun sonuçlarını göreceğiz. Hedefimiz, enflasyonu 2026 sonunda tekrar tek haneye düşürebilmek. Bu zor bir süreç ama mümkün, geçmişte başardık, yine başaracağız.
İkinci hedefimiz mali disiplini sağlamak. Ülkemiz gerçekten de birçok alanda ilerlemeler kaydetti. Deprem ve EYT gibi etmenlerle bütçede bir miktar bozulma var. Hedefimiz bütçe açığını yüzde 3’ün altına çekmek.
Üçüncü öncelik ise yapısal reformlar yapmak. Kazanımları kalıcı hale getirecek olan bu yapısal reformlardır.
BAE ile ticaret
Yapılan uluslararası ilişkilere de değinen Bakan Şimşek, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile ilgili ticarete de açıklık getirerek, “8,5 milyar dolarlık tahvil ihracatı bu yıl gerçekleşecek. Toplam 11,5 milyar dolarlık tahvil ihracatı bu yıl sonuçlanır. Enerjide ikili bir anlaşma gündeme getirilebilir.” dedi.
Bakan Şimşek’in diğer konulardaki açıklamaları şöyle:
Deprem etkisi ne kadar olursa olsun, bir kerelik etkidir. Yıl sonunda kadar vergi tahsilatını artıracağız. Verginin tabana yayılması için daha çok çalışacağız. Bu yıl sonunda açığın milli gelire oranı yüzde 3 olacak. Biz daha tamamlanmamış faaliyetlerin sonucunu programa yansıtmak istemedik. Enflasyon kadar bütçe için de kararlıyız.
Toplamda 35 milyar dolar Dünya Bankası programı önümüzdeki üç yıl için sunulacak.
Eleştirilere saygılıyım, geliştirici etkisi var. Biz programı uygulayalım. Buna piyasa karar verecek.
Çalışanları enflasyona ezdirmeme sözümüz geçerli. En düşük emekli maaşı için Cumhurbaşkanımız bize talimatı verdi. Konu hakkında çalışıyoruz.
ensonhaber