İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Aşena Karamete, kekemelikle ilgili değerlendirmede bulundu.
Kekemeliğin çoğunlukla çocukluk döneminde dil ve konuşma becerilerinin hızla geliştiği 2-6 yaş arasında ortaya çıktığını belirten Dr. Öğretim Üyesi Aşena Karamete, kekemeliğe erken müdahalenin önemini vurguladı.
Kekemeliğin bir hastalık değil, nöro-çeşitlilik olduğunu kaydeden Karamete, “Kekemeliğin beynin plastik yapısı nedeniyle özellikle çocukluk döneminde tamamen ortadan kalktığı durumlar söz konusudur. Erken dönem müdahalede, dil ve konuşma terapilerinin bu sürece olumlu katkı sağlayabileceği bilinmektedir” dedi.
Kekemeliğin birçok faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan karmaşık bir akıcılık bozukluğu olduğunu belirten Karamete, “Genetik yatkınlık, nörolojik farklılıklar ve çevresel etkenler kekemeliğin başlıca nedenleri arasında sayılabilir. Beynin konuşma kontrol mekanizmalarındaki işleyiş farklılıkları da kekemeliğin ortaya çıkmasına neden olabilir” açıklaması yaptı.
Kekemeliğin çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıktığını belirten Karamete, “Çocukluk döneminde, dil ve konuşma becerilerinin hızla geliştiği 2-6 yaş arasında kekemeliğin ortaya çıktığı görülmektedir. Ergenlik veya yetişkinlik döneminde de kekemelik başlayabilir ancak bu nadir görülen bir durumdur” diye konuştu.
Kekemeliğin bir hastalık olmadığını belirten Karamete, “Kekemelik tam anlamıyla tedavi edilebilen bir durum değildir, çünkü bir hastalık değil nöro-çeşitliliktir. Ancak doğal süreçte kekemeliğinin beynin plastik yapısı nedeniyle özellikle çocukluk döneminde tamamen ortadan kalktığı durumlar söz konusudur. Erken dönem müdahalede, dil ve konuşma terapilerinin bu sürece olumlu katkı sağlayabileceği bilinmektedir” dedi.
Kekemelik terapisinde bireyin kekemeliği yönetme becerisinin geliştirildiğini kaydeden Karamete, “Terapide hedef, kişinin kekelemesini tamamen ortadan kaldırmaktan ziyade, kekelemenin getirdiği olumsuz duygusal ve sosyal etkileri azaltarak, kişinin daha rahat ve etkili bir şekilde iletişim kurmasını sağlamaktır. Terapilerle birlikte, bireyin kekemeliği yönetme becerileri gelişir ve kendini ifade etme sürecinde yaşadığı sıkıntılar en aza indirilebilir. Kekemelikle yaşayan birçok birey, etkili terapi yöntemleri sayesinde konuşmalarını daha akıcı hale getirebilir. Terapi süreci boyunca bireyin motivasyonu, terapiye düzenli katılımı ve terapistin uzmanlığı büyük önem taşır” diye konuştu.
BAŞKA HABER OKU
Kaynak: İHA