Ambalaj üzerine tavsiye fiyat uygulamasıyla birlikte ürünün gram fiyatı da ortaya çıkacak. Böylece gramaj hilesi de son bulacak. Uygulamaya üreticiler destek veriyor. Perakendeciler ise mesafeli yaklaşıyor
Sabah’tan Betül ALAKENT’in haberine göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fahiş fiyatı önlemek için gündeme getirdiği “ambalaj üzerine tavsiye fiyat” uygulamasıyla gramaj hilesi de son bulacak. Her bir ürünün paketlenme tarihinin yanı sıra gramının da etikette görünür hale gelmesi bekleniyor. Tavsiye edilen fiyatla sunulacak olan bu bilgiler gram gram çalmanın da önüne geçecek. Uygulama hayata geçtiğinde, isteyen market tavsiye fiyatın altında ya da üzerinde satış yapabilecek. Ancak vatandaş market market dolaşıp 30 farklı fiyatla kafa karışıklığı yaşamayacak.
SABAH’ın edindiği bilgilere göre, ambalaj üzerine etiket fiyatıyla ilgili iki bakanlık kolları sıvadı. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı ilgili birimlerle yapılacak toplantılarda detaylara son şeklini verecek. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın maliyetler ve kâr marjları konusunda üreticilerle bir araya gelmesi bekleniyor. Ticaret Bakanlığı’nın da toptan, perakendeci ve üreticilerle çeşitli toplantıları yapması planlanıyor.
Fahiş fiyatla mücadele için ambalaj üzerine tavsiye fiyat yazılmasına üreticilerden ‘tam’ destek geldi. Uygulamanın enflasyonla mücadeleye güçlü bir katkı sunacağını belirten üreticiler, “Her gün etiket değişimi perakendede yaşanıyor. Üretici girdi maliyeti artsa da bunu sineye çeker. Fiyat artışında üreticinin çok rolü yoktur” diyor. Perakendeciler ise uygulamanın serbest piyasa koşullarına uygun olmadığını söylüyor.
Ette, sütte var yumurtada da olsun…Biz yumurtacılar olarak bu çalışmayı destekliyoruz. Ancak dikkat edilmesi gereken 2-3 konu var. Bizim sektörümüzde 1.500 üretici var. Burada 4-5 büyük üretici tavsiye fiyatı koyduğunda diğer küçük üreticiler bunun üstünde fiyat veremez. Altında da zarar edebilir. Bir diğer konu da küçük üreticiye özellikle zincir marketler “bu fiyatı yaz aksi durumda rafa koymayız” baskısı yapabilir. O nedenle bizim önerimiz bunun ambalaja yazılmasından ziyade bu tavsiye fiyatlarını aylık üretici birlikleri açıklasın. Et ve sütte bu var, yumurtada da benzer bir çalışma yapılsın. Biz maliyeti biliyoruz. Oradan hareketle bir kâr marjı ekleyip, tavsiye fiyatı açıklarız.
Markamız farklı rafta farklı fiyatta… Tavsiye fiyatı zorunlu değil, isteyen üzerinde de satış yapabilir. Biz kendi markamızı farklı raflarda, çok farklı fiyatlarla görüyoruz. En büyük rahatsızlığımız private labelda… Marketler ürünümüze yüzde 40-50 kâr koyarak rafa taşıyor. Hemen yanına da privete label ürünü koyuyor. Bizim ürün birinci kalite, onun ürünü üçüncü… Böylece ucuz algısı yaparak satışını artırıyor. Eğer tavsiye edilen fiyat gelirse bu hile önlenir. Bir diğer hile de gramajda… 1 kilogramlık pakete 800 gram koyan var. Ancak tavsiye fiyat kilogram üzerinden belirleneceği için bu hileyi yapamazlar.
Market veya bakkal yüksek fiyat yazamaz. Tavsiye fiyatının ambalaja yazılıyor olması belirli ölçüde enflasyonla mücadeleye yardımcı olur. Üretici burada en zayıf halka… Perakende kanallarının (geleneksel ve modern) fiyatları her yerde farklılık gösteriyor. Aynı ürün farklı fiyatlara satılıyor. Tüketici tavsiye edilen fiyatı bileceği için market ya da bakkal yüksek fiyat yazamaz.
Mesut Çakmak/Beşler Grup Yönetim Kurulu Başkanı:
Fiyat üreticide günlük değişmez. Üreticiler olarak uygulamayı destekleriz. Çünkü imalatçılar asla günü birlik fiyat değiştirmez, girdi maliyeti artsa da bunu sineye çeker. Ancak burada perakendeciyi de düşünmek gerekir. Örneğin, makarnanın, yağın, sabunun raf ömrü uzun. Bunlar bir yıl sonra da satılabilir. Bu durumda bir yıl önce aldığı fiyata bir yıl sonra sat dersek adam iflas eder. O nedenle raf ömrü kısa olan ürünlerde bu tavsiye fiyat uygulaması daha doğru olur.
Perakende sektörünün oyuncuları ise uygulamanın hayata geçmesi durumunda serbest piyasa koşullarındaki dengenin bozulabileceğini belirtiyor. Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Tüfekçi, “Böyle bir uygulama serbest piyasa koşullarına uygun olmaz, rekabete engel olur. Bu durumda enflasyon hesabıyla tavsiye edilen fiyat direkt yüksekten belirlenir. Bu ürün fiyatını daha da artırır. Ayrıca tavsiye fiyatı yazan ürünü bir ay satamadığınızda ve diğer parti malda farklı bir fiyat oluştuğunda tüketici ucuz ürünü tarihi geçmiş gibi algılar. Yeni ürüne yönelir. Fire oranı artır, maliyet yükselir” dedi. PERDER Başkanı Faruk Güzeldere ise uygulamanın hızlı tüketim ürünlerinde olabileceğini ancak raf ömrü uzun ürünlerde sıkıntıya yol açacağını belirterek, “Eğer ambalajda tavsiye edilen fiyat etiketi konulacaksa tüm ayrıntılarına kadar düşünülmesi gerekir. Aksi durumda başka problemleri doğurur” diye konuştu.
sabah