Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazi Meclis’imizden, milletin kürsüsünden sesleniyorum: Sevgili Kürt kardeşim, senden bu eli samimiyetle, sımsıkı tutmanı bekliyoruz. Gel, Türkiye Yüzyılı’nı birlikte inşa edelim, istikbali birlikte kuralım” dedi.
Erdoğan’dan Türk-Kürt ebedi kardeşliği için tarihi çağrı da bulundu. Cumhuriyet belli bir şahsın, zümrenin, kitlenin, mezhebin, meşrebin, etnik kökenin cumhuriyeti değildir. Bu cumhuriyet Türk’ün olduğu kadar elbette Kürt’ün de cumhuriyetidir.
Türkiye’nin ve milletimizin aydınlık geleceği için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaktan asla geri durmayacağız. Allah’ın izniyle, Rabbim ömür ve fırsat verirse, bu meseleyi ülkemizin gündeminden tamamen çıkartarak, millete hizmetle geçen 40 yıllık siyasi hayatımızı taçlandırmak niyetindeyiz.
Devlet Bey; tavır, konuşma, söylem ve siyasetiyle, feraset ve tecrübesiyle, cesur çıkışlarıyla, akıl dolu cümleleriyle, daima tarihe not düşen, tarihe istikamet çizen bir liderdir. Kendisi her fırsatta, anlayabilenler için; vatan millet sevgisinin, Cumhuriyet aşkının, en önemlisi de milliyetçiliğin ne olduğunu en açık şekilde izah etmiştir. MHP Genel Başkanının son çağrılarını bu çerçevede okuyanlar, önümüze açılan tarihi fırsat penceresini görmekte ve heyecanlanmaktadır.
Şunun bilinmesini isterim ki, bizim muhatabımız milletimizdir. Bizim, Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki bölücü terör örgütüne, kandan beslenen Kandil’deki terör baronlarına hiçbir çağrımız yoktur, olamaz da. Israrla bizimle muhatap olmaya çalışma gayretleri, iplerini ellerinde tutan patronlarına kendilerini ispat uğraşından başka bir şey değildir. TUSAŞ’a yapılan kalleş saldırı bir kez daha göstermiştir ki, teröristin anlayacağı yegâne dil, terörle tavizsiz mücadeledir.
(Bahçeli’nin Ziya Gökalp’ten yaptığı alıntıyı tekrarlayarak) Coğrafyamızda, ‘Türk Kürtsüz; Kürt de Türksüz yaşayamaz, var olamaz, varlığını idame ettiremez’ dedik. Bu millet dünyanın en imanlı, en sarsılmaz, en yenilmez gücüdür. İşte bunu bozmaya, zayıflatmaya, içeriden çökertmeye çalışıyorlar. Biz, bu tuzağa düşmeyeceğiz. Geçmişin yaralarını birlikte saracağız. Tarihi birlikte yazmaya devam edeceğiz.
Ülke ve millet olarak Sayın Bahçeli’nin, Cumhur İttifakı ortağımız MHP’nin elini değil, tüm vücudunu taşın altına koymasıyla, çok daha büyük bir imkân ele geçirdik. Önümüze açılan bu fırsat penceresinin, iç cepheyi dosta-düşmana karşı güçlendirme fırsatının, millet ve milletin meşru temsilcisi siyaset kurumu tarafından çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor.
Bölgemizde sınırlar yeniden çizilmek istenirken, ezeli kardeşliğimizi ebedi olarak muhafaza etmek yolunda, bizim asli muhatabımız Kürt kardeşlerimizin kendisidir. Sayın Özel benim Kürt kardeşim artık, 40 yıldır, bölücü terör örgütü üzerinden sahnelenen oyunu görmektedir.
Erdoğan, grup konuşmasındaki kapsamlı değerlendirmesinde, Türk ve Kürtlerin tarihten gelen ortaklıklarına değinerek, tam 22 kez “kardeşlik” vurgusu yaptı; “Cumhuriyetin mayası kardeşliktir. Bu cumhuriyet Türk’ün olduğu kadar Kürt’ün de cumhuriyetidir” diyerek Türk ve Kürtlerin “eşit yurttaşlığına” işaret etti. Erdoğan’ın geçmişte olduğu gibi bundan sonra da terörle mücadele ve Kürtlere yönelik yapısal reform başlıklarını ayrı ayrı ele alacaklarına yönelik vurgusu da dikkati çekti.
Erdoğan, “tarihe istikamet çizen lider” olarak nitelendirdiği MHP lideri Devlet Bahçeli’nin pek çok kesim tarafından marjinal bulunan “Öcalan” çıkışını, “Vatan millet sevgisinin, Cumhuriyet aşkının ve milliyetçiliğin ne olduğunun en çarpıcı izahı” olarak yorumladı. Yeni süreci Bahçeli ve MHP ile birlikte yürüteceklerinin sinyalini verdi. CHP liderini terörle mücadelede “devletten yana” sergilediği tavır için takdir ettiğini söyleyen Erdoğan, Özgür Özel’in de bu sürece olumlu katkı vermesini beklediğini vurguladı. Ancak yazılı metninde yer almadığı halde konuşurken değindiği Esenyurt Belediye Başkanının gözaltına alınması konusu, bundan sonraki sürecin parti ayrımı gözetmeksizin nasıl yürütüleceğine dair bazı sinyallere işaret etti. Erdoğan yeni dönemde PKK’nın ana yönetim kademesinin kontrolündeki Kandil ile PKK’nın Irak ve Suriye’deki uzantıları YPG ve PYD’nin, muhatap alınmayacağını net olarak vurguladı. Erdoğan, “sivil siyaset iradesi” ortaya koyamadığı sürece DEM Parti’yi de saf dışı tuttuğunun mesajını verdi. “Asli muhatabımız Kürt kardeşlerimizdir” diyerek, Kürt vatandaşlarla DEM Parti ve Kandil çizgisini birbirinden ayırdı.
Sayın Özgür Özel’e de takdirlerimi iletiyorum. Kardeşliğe katkı sağladığı için Özel’i tebrik ediyorum. CHP’nin, Özel’in Genel Başkanlığı’nda, tarihin bu önemli kırılma noktasında, doğru yerde duracağına, kardeşliğin safında yer alacağına yürekten inanmak istiyorum.
Bir hukuk devleti içerisinde PKK terör örgütünün özellikle attığı adımlardan rahatsız olan Özel bundan rahatsız olma, bu işi öğreneceksin. Coğrafyamız ateş çemberine dönüşmüşken, terör örgütünün mensupları Esenyurt’u kasıp kavururken bundan niye rahatsız oluyorsun? Rahatsız olmayacak tam aksine mevcut yönetime destek vereceksin.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Meclis Grubu Toplantısında, partisinin kent uzlaşısı kapsamında destek verdiği CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınmasıyla ilgili “Halkın iradesine dönük bir operasyon ile karşı karşıyayız” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup toplantısındaki açıklamalarıyla ilgili de Bakırhan, “Kürt meselesinin çözümü ve barış konusunda söylediğiniz sözleri önemli buluyoruz. Bu sorunu çözen cumhurbaşkanı olmak elinizde. Ellerimiz müzakere için her zaman açık ve havadadır. Hiçbir dönem yumruklarımız sıkılı olmadı, olmayacak.”
Milliyet
BU HABERLERİDE OKU