Devlet Memurları Kanunu değişiyor: Dikkat çeken ‘maaş’ detayı

MEMURİYETTE KADEMELER NASIL BELİRLENİYOR?

Konuyla ilgili merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren Yeminli Mali Müşavir ve Ekonomist Muhammet Bayram şu ifadeleri kullandı: “Memurlarda kademe yükselmesi olumlu puan veya her yıl bir kademe yükselmesi şeklinde yapılmaktadır. İlkokul mezunu bir kişi 15. dereceden başlar, 4 yıllık ve üzeri mezun olan kişiler ise 9. dereceden memuriyet hayatına başlayabilirler en düşük derece 15. en yüksek derece ise birinci derecedir.

‘ARTIK MEMURİYET HAKKINDAN FAYDALANABİLECEKLER’

Sözleşmeli personellerin memuriyete geçmesi halinde artık memuriyet haklarından faydalanabilecekler. Yıllık izin hakkı, aylıksız izin hakkı ve diğer memuriyete haklarının tümünden faydalanabilecektir. Memuriyette sekiz yıl disiplin cezası almaması ile beraber alacağı terfi kademe ilerlemesi sözleşmeliden memuriyete geçenler için de uygun olacak.

‘ÜCRET ALMAKSIZIN İZİN HAKKI GETİRİLDİ’

Uluslararası kuruluşlarda görev almak isteyen memurlar normal şartlarda görevlendirme ile gidebiliyordu. Eğer görevlendirme olmazsa bu hakkından feragat ediyordu. Yani yurt dışında yabancı bir kuruluşta çalışmasıyla birlikte hem kişisel gelişimine hem de devlete faydalı olabilecekken böyle bir imkan verilmemesi ya da izin verilmemesi durumunda memur bundan faydalanamıyordu. Bu düzenlemeyle birlikte yurt dışında eğitim görecek, yurt dışı kuruluşlarda çalışabilecek bilgi ve görgüsünü artırıp hem kendi kişisel gelişim için hem de devlet için daha olumlu bir duruma kavuşacak kişiler için aylıksız yani ücret almaksızın izin hakkı getirilmiş oldu.

‘KADEME İLERLEMESİ İLE MAAŞLAR ARTIYOR’

Her bir memurun bir yıl geçmesi ile birlikte hak kazandığı kademe ilerlemesi maaşında bir artışa neden oluyor. Bu artış memura verilen toplu sözleşme zammına ilave enflasyon farkından daha fazla bir artış olabiliyor. Her bir memurun aldığı maaş üzerinden yapılacak teknik hesaplama ile bu artış belirleniyor.

‘ÇALIŞMA KOŞULLARI VE ÜCRETLERDE İYİLEŞME BEKLİYORUM’

Memuriyet hayatı belli sınır ve kuralları olan bir çalışma hayatı biçimidir. Aslında bakarsanız evlilik kurumuna benzetilen devlet memurluğunda devlet memuru olmayanlar memur olmak ister, memur olanlar da özel sektöre çalışmak ister. Ancak istikrarlı bir maaş düzeni ve emekliliğin belli kurallar çerçevesinde daha garanti olduğu devlet memurluğu kişinin kendi tercihine göre şekillenecektir. Özellikle memuriyette toplu sözleşme zammı oranı memur ve memur emeklisini koruyan bir zamdır. Yani toplu sözleşme zammından daha az oranda enflasyon farkı oluşsa bile toplu sözleşme zammı kadar kendilerine bir fark verilir.

Memurların özlük hakkında iyileştirme açısından sicil affı veya derece verilmesi gibi hususlar memurun statüsünü artıracak ve maaşını artıracak unsurlardır. Geçtiğimiz yıllarda yapılan seyyanen zam artışıyla birlikte memurların refah kaybının önüne geçilerek özel sektör dengesizliği giderilmişti. Önümüzdeki dönemlerde de memuriyet çalışma koşulları ve ücretlerinde iyileşme bekliyorum.

‘SÖZLEŞMELİ DEĞİL, MEMUR ALIMI YAPILMALI’

Sözleşmeli personel çalıştırma biçimi artık belli bazı sınırlara tabi oldu. Sözleşmeli çalışma normal bir çalışma biçimi halinden çıkarıldı. Var olan sözleşmeli çalışanlar da kademeli bir şekilde memuriyet kadrosuna alınıyorlar. Bu sebeple sözleşmeli statüde çalışan personelin kamuda istihdam edilme mecburiyetinin özel sektörde çalışanlar için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ancak alt kademede çalışan kişilerin memuriyet statüsü verilmeden sözleşme ile çalışarak hak kaybına uğramalarının doğru olmadığını düşünüyorum.

Bu noktada sözleşmeli çalışmanın normal bir çalışma biçimi haline getirilmeden alım yapılacaksa eğer sözleşmeli şeklinde değil memur şeklinde alınması gerektiğini düşünüyorum.”

Milliyet

Beyindeki sinsi Covid tehlikesi!