Eğitimdeki sorunlara değinen Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Mehmet Ali Uca, ‘Van göç alan ve göç veren bir il haline geldi. Hal böyle olunca öğrencilerde uyum problemi yaşanıyor. Bunun yanında öğretmen açığımız bir türlü kapanmadı. Memur-Sen Van il Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Mehmet Ali Uca, eğitimdeki yaşanan sorunları ve okullardaki temizlik konusun dile getidi.
Van son 15 yılın en fazla öğretmen açığını bu yıl yaşıyor. Van’da şu an 3500 öğretmen açığı var. İlimizin sosyo ekonomik düzeyi Türkiye genelinin çok altında. Burada yaşayan insanların iş probleminin olması, çalışmak için il dışına gitmelerinden dolayı velilerin çoğu çocuklarının eğitimiyle ilgilenemiyor. Öğrenci babasından yoksun şekilde eğitim öğretim süreçlerini geçirmek durumunda kalıyor. Anneler çocuklarını yeterince kontrol edemedikleri için çocukları okula entegre etme noktasında ciddi problemlerimiz var’ dedi.
Vansesi Gazetesi’nden Burhan Ergin’in haberine göre Memur-Sen Van il Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Mehmet Ali Uca, eğitimdeki yaşanan sorunları ve okullardaki temizlik konusun dile getidi.
Van’ın son zamanlarda ciddi oranda göç alıp, göç verdiğini belirten Uca, “Son zamanlarda hem orta okuldan liseye geçişlerde hem de üniversite sınavlarında bazı değişiklikler yapıldı. Örneğin TEOG sistemi varken, sonuçlarla birlikte illerin sıralaması bakanlık tarafından açıklanıyordu ama LGS sistemine geçildiğinden bu yana son 7-8 yıldır illerin sıralaması artık açıklanmıyor. Hem liselere geçiş sınavında hem de YKS sınavlarında sıralamalar mevcut değil. O açıdan ilimizin 7-8 yıl önce 75. sırada olduğu dönemden bugüne kadar rakamsal olarak nasıl bir sıralama seyrettiğini bilmiyoruz, ama yapmış olduğumuz gözlemler neticesinde bir miktar yukarıya çıkmış olduğumuzu söyleyebilirim. Van’ın şöyle bir sıkıntısı var. Özellikle çok göç alan ve çok göç veren bir il haline geldik. Sirkülasyonun çok yüksek olduğu bir ilde yaşıyoruz. Demografik yapısı sürekli değişin bir il’le karşı karşıyayız. Van’da yaşayan insanların çoğunun batıya yerleşmeye başladıklarını, özellikle Şırnak ve Hakkari’den çok ciddi göç aldığımızı ifade edecek olursak bu tür durumların eğitime de darbe vurduğunu söyleyebiliriz. Çünkü kontrolsüz geçişler var ve bu kontrolsüz geçişler ister istemez eğitim ortamını etkiliyor. Yeni öğrencilerin gelmesi, okula uyum sağlamaları, geldikleri yerde aldıkları eğitimin ne durumda olduğunu çok iyi bilemiyoruz. Bu tür problemler eğitimi de sekteye uğratıyor. Bu şu anlama gelmemeli, gelen öğrenciler kötü geliyor anlamı çıkmamalı. Bu ayrı bir şey, buradan uyum noktası çok iyi olan öğrenciler batıya giderken, yeni gelen öğrenciler uyum sorunu yaşıyor” dedi.
Öğretmen açığına değinen Uca, “Öğretmen sirkülasyonu çok fazla olan bir ilde yaşıyoruz. Doğal olarak öğretmen sirkülasyonunun çok olduğu bir ilde eğitimin de iyi bir denge üzerinde gittiğini söyleyemeyiz. Öğretmen sirkülasyonuyla beraber öğretmen açığı da ortaya çıkıyor. Öğretmenleri siz burada zorla tutamazsanız haliyle giden öğretmenler olacak, gidenlerden dolayı öğretmen açığı da ortaya çıkacak ve öğretmen açığı da ücretli öğretmenlikle kapatılan bir sistem haline geldi. Ücretli öğretmenlerin her yıl değişmesi, her yıl farklı okullara ücretli öğretmenlerin gelmesi, ücretli öğretmenlerin ne derece eğitim ortamlarına hakim olduğunun bilinmemesi gibi konularda eğitim, öğretimi sekteye uğratıyor. Öğretmen açığı konusunda bu yıl ilk defa ciddi bir sorun yaşadık. Van son 15 yılın en fazla öğretmen açığını bu yıl yaşıyor. Şu an 3 bin 500 öğretmen açığımız var. Van’da şu an 3 bine yakın ücretli öğretmen çalışıyor. Bazı okullara öğretmenler transfer edildi. A okulundan B okuluna gönderildi. Öğretmen hem A okuluna gidiyor hem de B okuluna gidiyor. Bu yolla kısmen öğretmen açığı kapatılmaya çalışıldı ama şu an 3 bin 500’e yakın öğretmene ihtiyacımız var. Böyle giderse önümüzdeki yıllarda bu sayının artacağını düşünüyorum. Bunu çözmenin tek yolu burada çalışan ve burası gibi Türkiye’nin başka yerlerinde çalışan öğretmen arkadaşlarımıza ek teşvik verilmesi gerekiyor. Bu sorun ancak böyle çözülür. Bu sadece Van veya Diyarbakır için geçerli değil. Rize’de de kalkınmada öncelikli yöreler var. Mahrumiyet bölgeleri var. Bu anlamda öğretmen açığının çok fazla yaşandığı bölgeler var. Hatta ve hatta İç Anadolu Bölgesi’ndeki bazı illerde bu anlamda ciddi problemlerin olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla kalkınmada öncelikli yörelerde çalışan öğretmenlerimize, eğitim çalışanlarımıza mutlaka ek teşvik getirilmeli” diye konuştu.
Uca açıklamasının devamında, “İlimizin sosyo ekonomik düzeyi Türkiye genelinin çok alt seviyelerindedir. Sosyo ekonomik durumun aşağılarda olması, burada yaşayan insanların iş problemlerinin olması, dışarıda iş arama sıkıntısı, buradaki velinin de öğrenci üzerindeki etkisini azaltıyor. Doğal olarak da veli öğrencisiyle ilgilenemiyor. Öğrenci babasından yoksun şekilde eğitim öğretim süreçlerini geçirmek durumunda kalıyor. Annelerde çocuklarını yeterince kontrol edemiyorlar. Çocukları üzerinde yeterince hakimiyet sağlayamıyorlar. Dolayısıyla çocuğu okula entegre etme noktasında ciddi problemlerimiz var. Bütün bunları saydığımızda ortada kocaman bir problem yumağı elimizde kalıyor. Van’daki eğitimi siz ne kadar güçlendirirseniz güçlendirin, imkanları ne kadar artırırsanız artırın, okul sayısını ne kadar çoğaltırsanız çoğaltın, eğitim ortamlarını ne kadar güzelleştirirseniz güzelleştirin sonuç itibariyle bu problemler elinizde patlıyor” şeklinde konuştu.
vansesi