Van’ın Tuşba ilçesi sınırları içinde bulunan Kalecek Mahallesi’nde yer alan Dikili Taşlar yerel ve ulusal birçok yer yerli yanacı turistlerin ilgisini çeken bir alan olduğu biliniyor.
Yaklaşık 2800 yılı aşkın bir tarihe sahip olan Dikili Taşların bulunduğu alanın moloz ile doldurulduğu görüntülerin paylaşan İnşaat Yüksek Mühendisi Faruk Görünüş, Van için çok önemli bir konuya dikkat çekti.
Her fırsatta Van için bir şeyler yapma mücadelecisi içinde olan İnşaat Yüksek Mühendisi Faruk Görünüş, yaptığı bir paylaşıma ek olarak bugün ise “ Kalecik dikili taşları, halkalar ve bu alanda bulunan kaya mezarlar; üzerine moloz atılacak, üzerinde tarla sürülecek kadar değersiz olmayıp, bilenler için ingilterede her yıl 1.5 milyon turistin ziyaret ettiği Stonehenge kadar değerlidir. “ diğer yeni bir paylaşımda bulundu.
Kentin en büyük eksiği kaliteli turizmdir. Kaliteli turizmin sadece iranlı turistlerle sağlanmayacağı, bunun için Avrupa turizminin de olmazsa olmaz olduğu bilinciyle hareket edilmesi gerekmekte olduğunun vurgusunu yapan İnşaat Yüksek Mühendisi Faruk Görünüş yaptığı paylaşımda konu başlıklarını şöyle sıraladı:
- “Kalecik dikili taşları ve ekleri bir bütündür. Bunların herhangi birinin veya birkaçının zarar görmesi kabul edilemezdir.
- Van Valiliği, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Müze Müdürlüğü ve Yüzüncü Yıl Üniversitesinin bu eserin ortaya çıkarılmasında çok büyük emekleri vardır.
- Fakat bir eseri ortaya çıkarmaktan öte korunması, restore edilmesi ve turizme kazandırılması çok daha önemlidir.
- 2020 yılından bugüne bu eserin korunması, restore edilmesi ve turizmin hizmetine açılması için büyük çaba sarfettiğimi ilgili kurumlar ve yerel basın bilmektedir.
- 2020 yılında bu alan için tamamen gönüllü bir şekilde restorasyon projeleri hazırlayarak İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Müze Müdürlüğü ve Yüzüncü Yıl Üniversitesinden hocalarımızın katıldığı bir sunum gerçekleştirmiştim.
- Bu projeyi hayata geçirmek için o dönem çalışmalara başlanmıştı. Fakat bu alanın içerisinde özel mülkler olduğu için maalesef sonuç alınamamıştı.
- Yaklaşık 18 aydır deprem bölgesinde bulunduğumdan dolayı bu süre zarfında dikili taşları ziyaret edememiştim.
- Dün bu alanı göstermek ve tanıtmak için Çanakkale’den birçok ziyaretçi getirmiştim. Fakat karşılaştığım içler acısı manzara karşısında üzülmüş ve bu üzüntümü dünkü paylaşımımda dile getirmiştim.
- Konuyla ilgili bugün İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Müze Müdürlüğü’ne bir ziyaret gerçekleştirdim. Kendilerine 2020 yılından bugüne yaşanan süreç hakkında bilgi verdim.
- Son derece verimli geçen bu görüşmeler neticesinde bu alanın turizme kazandırılması için talep edilirse destek vermeye hazır olduğumu da ilettim.
- Şahsıma, bu alana atılan hafriyatla ilgili geçtiğimiz Mart ayında ilgili müteahhitlik firmasına işlem yapıldığı ve bu kabul edilemez durum için tüm uyarıların yapıldığı iletildi. Nitekim bugün sahada gerekli çalışmalar yapılarak mezarların çevresi temizlendi.
- 2020 yılında hazırlamış olduğum tüm çalışmaları sayın müdürlerimize ilettim. Kendileri bu alanın turizme kazandırılması için son derece hassaslar.
- Fakat zannediyorum ki atılacak adımlarda 2020 yılında olduğu gibi yine özel mülk sorunu ile karşı karşıya kalınacak ve yine kendini bilmez insanların bu esere zarar verme tehlikesi devam edecektir.
- Özel mülk sorununun kıymetli hocamız Prof.Dr.Fevzi Özgökçe’nin desteğiyle çözüleceği kanaatindeyim.
- İl kültür ve Turizm Müdürlüğümüz ve Müze Müdürlüğümüze göstermiş oldukları hassasiyet için teşekkür ediyorum.
- Umarım Urartuların bu muazzam eseri en kısa zamanda tam koruma altına alınır, restore edilir ve avrupalı turistler hedef kitle olmak üzere turizmin hizmetine açılır.”
Kaynak: VANDAHABER