Son dönemlerde hem ülke genelinde hem Van’da kira sorunu büyümeye ve son yılların en büyük sorunu olmayı sürdürürken bu kriz sık sık gündeme geliyor. Kiracıların yanı sıra ev sahipleri de kiracıların yarattığı sorunlardan dolayı büyük mağduriyetler yaşadığı süreç devam ederken bu süreçte iki tarafın haklarını bilmemesi kaynaklı da ciddi sorunlar yaşanıyor.
Döviz artışı, enflasyon yüksekliği ile birlikte Türkiye’nin en büyük meselelerinden birisi olan konut satışları ve kiralar tartışılmaya ve konuşulmaya devam ediyor. Ev sahibi olmanın imkânsız hale geldiği kiracı olmanın ise büyük bir yük hale gelmeyi sürdürüyor. Ev fiyatları ve kiraların Türkiye’nin mega kentleriyle yarıştığı Van’da da konut meselesi ve fiyatlar sık sık gündem olurken Türkiye genelinde yaşanan ev sahibi-kiracı tartışmaları kentte de yaşanıyor. Daha çok kira artışları ve kiracının mağdur olduğu konular gündeme gelse de bu süreçte mağduriyet yaşayan kesimlerden birisi de ev sahipleri oluyor. Kiracı kaynaklı çeşitli sorunlar yaşayan ev sahiplerinin bir kısmı büyük sorunlar yaşarken bazı ev sahipleri kiracılardan daha büyük mağduriyetler yaşıyor. Bu süreç Van’da da sık sık rastlanırken sürece dair tüm bilinmeyenleri ve karşılaşılan durumları Av. Adem Aykaç, Şehrivan aracılığı ile değerlendirdi.
Son yılların en büyük sorunu haline gelen kira sorunundan dolayı hem kiracıları hem de ev sahipleri ciddi anlamda mağdur ediyor. Kiracılar sık sık yaşadıkları sorunlarla gündeme gelse de ev sahiplerinin yaşadığı problemler biraz gölgede kalıyor. Oysa ev sahipleri de kiracıların yarattığı sorunlar dolayısıyla mağdur olurken, bu sorunların başında yüzde 25 kira zammı sınırı nedeniyle ev sahiplerinin yasal olarak bu oranın üstünde zam yapamaması geliyor. Bunun yanı sıra kiracının habersiz evden çıkması, eve zarar verip bu zararı karşılamaması, eve girdiği gibi bırakmaması da ev sahiplerinin sık sık yaşadığı sorunlar arasında yer alıyor.
Van’da da ev sahipleri kiracıların yarattığı sorunlardan dolayı mağdur olurken, yaşanan problemlerle ilgili Şehrivan’a bilgi veren avukat Adem Aykaç, kiracılar kadar ev sahiplerinin de haklarının olduğunu dile getirdi. Aykaç, son yıllarda Van’da avukatlara en çok sorulan mevzuların başında kira mevzusunun geldiğini belirterek, “Kiracıların olduğu kadar ev sahiplerinin de hakları var. Özellikle son yıllarda bize bu konuda çok sayıda danışan kişi var. Van’da avukatlara en çok sorulan mevzuların başında kira mevzusu geliyor. Kiracıların da ev sahiplerinin de hukuki olarak en çok sorduğu soru kiradır. Eskiden kira meselesi insanlar için öncelikli konu değildi. Bize danışılan konular içerisinde 10’uncu sıradaydı. Son 1-2 yıl içerisinde 1’inci sıraya yerleşti. Ev sahipleri kirayı nasıl arttıracaklarını soruyor. Kiracılar ev sahiplerinin kendilerini sürekli rahatsız etmesinden dolayı ne yapacakları konusunda bizlere danışıyor” dedi.
Ev sahiplerinin kiracıları evden çıkarmak için haklı nedenlerinin olduğunu aktaran Aykaç, “Ev sahibi kiracısını evden çıkarmak istiyor ama ortada bir sözleşme var, yüzde 25 sınırı var. Kira sözleşmesinin illa yazılı olması gerekmiyor. Bir kişinin evine oturuluyorsa bu bir sözleşmedir. Bu da sözlü yapılan bir sözleşmedir ve rahatlıkla tespit edilebilir. Ev sahibinin de kiracıyı çıkarmak için haklı sebepleri var. Bunlardan birincisi kiracının zamanında kirayı ödememesi. Kiracı belirlenen tarihte kirayı ödemediği zaman ev sahibi buna NOTER aracılığıyla ihtar çekmeli. Birinci ihtarı çektikten sonra ödemezse ya da ödeyip sonraki kiraları ödemezse ikinci ihtar çekilir. İkinci ihtar çekildikten sonra ev sahibinin dava açma hakkı doğuyor. Ev sahibi dava açtığı zaman tahliye üzerine oluyor. Yani kiracıyı çıkarması üzerine oluyor. Ev sahibinin iki haklı ihtarının olması lazım. Böyle olunca haklı olarak davayı kazanıyor” ifadelerini kullandı.
Aykaç, ev sahibinin kiracıyı evden çıkarmak için sahip olduğu haklı nedenlere değinerek, “İkinci sebep kiracının apartmanda huzursuzluk çıkarmasıdır. Aidatlarını ödemiyorsa ev sahibi kiracıyı evden çıkarabilir. Kiracı eve zarar veriyor ve ev sahibi bunu tespit edebiliyorsa yine evden çıkarabilir. Ev sahibi bu durumlarda da dava açıp kiracıyı evden çıkarabilir. Üçüncü sebep de ev sahibinin kirada yaşayıp evi de kiracının kullanmasıdır. Bu durumda ev sahibi ihtar çekebilir. İhtara rağmen kiracı evden çıkmıyorsa dava açılabilir. Dava açıldıktan sonra kiracı evden çıkarılabilir. Bu da haklı bir sebep” diye aktardı.
Yüzde 25 zam sınırıyla ilgili ev sahiplerinin ne yapması gerektiğini aktaran Aykaç, “Bazen yüzde 25 zam sınırı ev sahibine az geliyor ve haklarını soruyor. Ayrıca kira tespit ve kira uyarlama davası dediğimiz bir dava türleri var. Bu durumda ev sahibi ya da iş yeri sahibi kiranın evin bulunduğu mevkideki emsallere göre düşük olduğunu düşünüyorsa bu davaları açıp kira bedelini güncelleyebilir. Kira tespit davasında sözleşmenin 5. yılı dolmuş ise ev sahibi tarafından açılabilir. Diyelim ki evin olduğu mevkide kiralar 20 bin ancak kiracı bu evi sözleşme gereği 5 bin TL kira bedeli ödüyor, bu durumda dava açıp emsallerin ortalaması olan 20 bine göre güncellenebilir. Ya da kira tespit davası açıp bu yola başvurabilir” dedi.
Kiracının eve zarar vermesi halinde ev sahibinin haklarının ne olduğunu açıklayan Aykaç, “Kiracı evi sıfır şekilde teslim alıyor. Evi teslim ettiğinde sözleşmede bunlar yer alıyor. Kiracı evi boşalttıktan sonra verdiği zararı kabul etmiyorsa ev sahibi haklarını arayabilir. Delil tespiti davası var. Ev sahibi bunun davasını açıp ilgili bilir kişiler tarafından eve verilen zarar tespit ediliyor. Mahkemenin belirlediği bilir kişiler aracılığıyla verilen zararın maddi değeri ortaya çıkıyor. Diyelim ki verilen maddi zarar 30 bin TL. Ev sahibi bu 30 bin TL’lik zararı iki şekilde kiracıdan alabilir. Birinci yol direkt icra yoluna vererek, ikinci yol da ev sahibi alacak davası açabilir. Bu biraz masraflı olduğu için çoğu ev sahibi bundan kaçınıyor. Mahkeme masrafı, avukat masrafı… Bunlardan dolayı ev sahipleri dava açmaktan kaçınıyor. Mahkeme masrafı kiracıdan çıkarabilir ama insanlarımız genelde uğraşmak istemiyor” diye konuştu.
Aykaç, iş yeri sahiplerinin de haklarını dile getirerek, “Yüzde 25 zam iş yerlerini kapsamıyor. İş yerlerinin kiraları enflasyon oranında arttırılıyor. Ona rağmen bu yeterli olmuyor. Diyelim ki Maraş Caddesi’ndeki iş yeri 15 bin TL’ye kiraya veriliyor ama iş yeri sahibi oranın 45 bin TL’ye kiraya verilmesi gerektiğini, zarar ettiğini söylüyor. Ama kiracıyı çıkaramıyor. 1 yıllık sözleşmeden sonra kiracı iş yerinden çıkarılmıyor. O durumda kira sözleşmesi bitmeden ay önce ihtarname çekilmesi lazım. Diyelim ki bir yıllık sözleşme yapıldı. Kiracı sözleşmenin bitmesine 3 ay kala evden çıktı. Bu durumda ev kiraya verilene kadar, yeni bir kiracı bulunana kadar ev boş kalacak. Kiracı bulunana kadar ev boş kaldığı süre boyunca oluşan zararı kiracı karşılamak zorunda çünkü bildirisiz şekilde çıkmış. Ev sahibi dava açtığı zaman haklı olarak bunu tahsil edebilir” ifadelerini kullandı.
şehrivan